Uydular

Satürn’ün Uydusu Rhea

Satürn’ün Uydusu Rhea nedir ?

Güneş sisteminde dünyanın bir uydusu vardır. Fakat Satürn’ün 62 tane uydusunun olduğu bilinir. Bu uydulardan biri olan Rhea en büyük ikinci uydu olma özelliğine sahiptir. Satürn’ün uydusu Rhea güneş sistemindeki çapına kıyasla dokuzuncu sırada yer alır. Bu uydunun keşfinin 1672 yılında Güovanni Domenico Cassini tarafından yapıldığı belirtilir. Satürn’ün Rhea’dan önce gelen diğer büyük uydusu Titan’dır.

Uydunun Rhea ismini mitolojiden aldığı yönünde inanış vardır. Bu inanışa göre Rhea dağlık bölgelerin tanrıçası, kronosun karısı, Gala ve uranüsün kızıdır. Düşük yoğunluklu ve buzlu bir yüzeye sahip olmasıyla dikkat çeker. Uydunun büyük bir kısmı su buzundan meydana gelir. Ortalama dörtte birlik kısmının kaya ve metalden oluştuğu tahmin edilir. Uydudaki sıcaklık ise güneş ışığında -174 santigrat derece civarında değişir.

Satürn’ün Uydusu Rhea Ve Özellikleri

Satürn’ün diğer buz yüzeyli uyduları Tethys ve Dione’dir. Ancak Rhea bunlara kıyasla daha yoğun kraterli olarak geçer. Kraterlerin çapı bölgelere göre farklılık gösterir. Rhea uydusu Satürn’ün diğer uydularına göre daha uzak bir bölgede bulunur. Bu nedenle Satürn’ün çekim etkisinden daha az etkilenir ve yüzeyinde düz ovalar bulunmaz.

Rhea az miktarda ve ince oksijen atmosferi içerir. Bu oksijenin yoğunluğu dünyada bulunandan beş trilyon kat daha azdır. Uydunun yüzeyinde çeşitli nedenlerle oksijen açığa çıkabilir. Bu durumun sebepleri ile ilgili farklı açıklamalar mevcuttur. Kuru buzlar ya da oksijene benzer bir etkileşim yaygın sebepler arasında yer alır.

Satürn’ün Doğal Uydusu Rhea

Merkezinde bir çekirdek bulundurmayan Rhea doğal uydusu içerisinde farklı boyutlarda kaya parçaları bulundurur ve tamamen buzlardan meydana gelir. Ebat olarak bakıldığında Dünyanın uydusu olan Ay’ın yarısı kadar olmasıyla bilinir. Rhea’nın homojen iç kısımlı olduğu yönünde araştırmalar vardır. Bu uyduya ait net görüntüler 2005 yılında Cassini uzay aracı tarafından elde edilmiştir. Uzay aracı tarafından verişen görüntüle doğrudan gözle tespit edilemeyen özel noktaların keşfedilmesini sağlamıştır. İlerleyen dönemlerde uydunun yapısında değişmeler olduğu yönünde açıklamalar olmuştur. Bu tür çalışmalar devam etmekte olup netlik kazanan durumlar kamuoyu ile paylaşılır.  

Başa dön tuşu